BURSA (İGFA) – Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 11 kentte büyük yıkımlara yol açan zelzelelerin akabinde yapılacak bilimsel çalışmaların ve alınacak önlemlerin kıymeti bir defa daha ortaya çıkarken, Bursa Büyükşehir Belediyesi vatandaşların içini rahatlatacak değerli çalışmaya öncülük etti.

Bursa Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde Osmangazi Belediyesi, Yıldırım Belediyesi ve Nilüfer Belediyesi, Uludağ Üniversitesi, Bursa Teknik Üniversitesi, İnşaat Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası ve Jeoloji Mühendisleri Odası ortasında yapılan işbirliği protokolü ile binaların röntgeni kısa müddette fiyatsız bir formda çekilecek.

Protokole; Büyükşehir Belediye Lideri Alinur Aktaş’ın yanı sıra Osmangazi Belediye Lideri Mustafa Dündar, Yıldırım Belediye Lideri Oktay Yılmaz, Nilüfer Belediye Lideri Turgay Fazilet, Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof Saim Kılavuz, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof Naci Çağlar, Jeoloji Mühendisleri Odası Lideri Engin Er, İnşaat Mühendisleri Odası Lideri İdeal Küçükkayalar ve Mimarlar Odası Lideri Sevimli Rodoplu imza attı.

“DEPREM GERÇEĞİNİ UNUTMAMALIYIZ”

Bursa Büyükşehir Belediye Lideri Alinur Aktaş, toplumsal hafızada derin izler bırakan birçok olay bulunduğunu, pandemi sürecinin hala unutulamadığını söyledi.

Türkiye’nin tamamının sarsıntı bölgesi olduğunun altını çizen Lider Aktaş, “Bu mevzuda kıymetli imtihanlar verdik, veriyoruz. Bursa olarak yakın vakitte bildiğimiz en büyük sarsıntı, 1999 sarsıntısıdır. Zelzele gerçeğiyle yaşamayı, bunun uzun soluklu bir süreç olduğunu unutmamalıyız. Devletimiz tüm kurumlarıyla birlikte zelzele sonrasında o bölgelerde gerekli tedbirleri alıyor. Gereksinim duyulan her türlü işçi, araç-gereç ve teçhizat, kısa müddette sarsıntı bölgesine ulaştırılıyor. AFAD, Kızılay, Silahlı Kuvvetlerimiz başta olmak üzere, ülkemizin her yanından kurum ve kuruluşlarımızın yanında fedakar vatandaşlarımız da ‘arama kurtarma çalışmaları başta olmak üzere’ yiyecek, giyecek ve kalacak yer noktasında seferber oluyor” diye konuştu.

“50 YILLIK KUSURLARI 50 GÜNDE TEMİZLEYEMEYİZ”

Başkan Aktaş, gayenin hasarı en az boyutla atlatmak olduğunu belirterek, Bursa için ‘hormonlu büyüme’ terimini kullandı.

1980’lerden sonra oluşan hormonlu büyümeyi yıkarak, kenti güzelleştireceklerini söz eden Lider Aktaş, “Şehirlerimiz cazibe merkezi olmaya başladı fakat çarpık yapılaşmış, köhneleşmiş, afetlere ve kentsel risklere hassas, altyapısı yetersiz ve niteliksiz, afet riski taşıyan yapılardan oluşan, sarsıntıya karşı sağlam olmayan yapı stoku ortaya çıktı. Sistemsiz yapılaşmanın sonuçları ortada. Zelzele uzmanları, ‘yaşadığımız son deneyimlerin ışığında’ Kuzey Anadolu Fayı’na (KAF) dikkat çekiyor. Bursa da bu fay üzerinde yer alıyor. Türkiye’nin ağır endüstrisinin şurası Bursa da muhtemel risk altında bulunuyor. Tarihi kayıtlara nazaran Bursa’da 1855 yılında ‘küçük kıyamet olarak anılan’ 7,5 büyüklüğündeki zelzele, insanların hayatlarını kaybetmesine, binlerce konut ve işyerinin harabeye dönmesine, tarihi anıtlar ve mescitlerin yıkılmasına sebep olmuştur. Bursa’da 1939 yılı yerleşim alanı 838 hektar iken, 2016 yılında bu sayı 16.397 hektara çıkmıştır. 50 yılda yaptığımız kusurları 50 günde temizleyemeyiz. Lakin artık kentsel dönüşümde ‘kar etme’ hastalığımızdan hemen vazgeçmeliyiz” diye konuştu.

Kentsel dönüşümün eskiyen binaları yenilemek için metot olduğunu söz eden Lider Aktaş, “Devletin ve belediyelerin üzerine düşen sorumluluklar olduğu üzere mülk sahibinin de üzerine düşen sorumluluklar var. Sıfır binayı tıpkı metrekarede hatta biraz para alma mantığıyla yaparak, 50 sene daha geçse bir arpa uzunluğu yol alamayız. Bu gerçeği herkes görmek zorunda” dedi.

“RADİKAL KARAR ALINACAK”

Atılacak adımlardan birinin mevcut yapı stoku içerisindeki sıhhatsiz yapılaşmalara yeni ekler olmasını engellemek olması gerektiğini belirten Lider Aktaş, “Kaçak yapı yaparak, kentin geleceğine kötülük yapıyorsunuz. Kimsenin kentin geleceğine dinamit koyma hakkı yoktur. Kaçak yapılar noktasında yeni ekler olmasını mutlaka engellemeliyiz” davetinde bulunarak, daha radikal kararlar alacaklarını söyledi.

Geçen 5 yıllık süreçte hem Valilik, hem de ilçe belediyeleri ile birlikte kaçak yapı ile gayret konusunda çok karar alarak, uyguladıklarını anlatan Bursa Büyükşehir Belediye Lideri Alinur Aktaş, “Bundan sonraki süreçte kaçak yapı kontrollerini daha yaygın hale getireceğiz ve kaçak yapılaşmaya hiçbir halde taviz vermeyeceğiz. Bu bahiste öncelikli odağımız Bursa Ovası’dır. Ovada yeni yapılaşmaların türemesine tahammülümüz yok. Kentimizin sarsıntı risklerinin tespiti için yürüttüğümüz çalışmalara ‘hız kesmeden’ devam edeceğiz. Bugüne kadar bu mevzuda elde ettiğimiz yapı envanteri olsun, tehlike haritaları olsun birçok bilimsel bilgiyi de kullanarak, JICA ile ortaklaşa olarak daha evvel başlattığımız risk haritalarının oluşturulması projemizi önümüzdeki süreçte hayata geçireceğiz. İmar planlarımızı bu anlayışla revize edeceğiz” diye konuştu.

“VATANDAŞTAN RASTGELE BİR FİYAT ALINMAYACAKTIR”

İmar planlarının revizyonuna yönelik Bursa’nın taban durumunun çok daha net biçimde ortaya konması için mikro bölgeleme sistemi ile jeolojik etütlerin yenilenmesi sürecini başlattıklarını açıklayan Lider Aktaş, bu kapsamda Osmangazi, Nilüfer ve Yıldırım ilçelerimizin plana temel jeolojik etütlerini elde edileceğini söyledi.

Protokole nazaran teknik grupların yerinde binaların durumunu raporlayarak talep sahiplerine bildireceğini belirten Lider Aktaş, bunun için de vatandaştan rastgele bir fiyat alınmayacağını kaydetti.

MART’IN BİRİNCİ HAFTASINDA ALANA İNİYORUZ.. MÜRACAATLAR ONLINE ALINACAK

Toplantıda teknik ayrıntıları açıklayan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Ulaş Akhan da çalışmanın 17 ilçeyi kapsayacağını açıkladı. Önümüzdeki haftadan itibaren Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin internet sitesinden online müracaatları almış olacaklarını söyleyen Akhan, “Hızlı tarama ile ‘bunun ayrıntılarıyla alakalı’ üniversiteler ve ilçe belediyeleri, akademik odalarla bir arada yasa çerçevesinde formları hazırlayıp mart ayının birinci haftasında alana ineceğiz. Elimizde yapı stoku envanteri var. İlçe belediyelerinin kaçak bina tespitleri var. Alt katında ticarethane olan ve statiğe uygunsuz müdahalelerle ilgili ilçe belediyelerinin envanteri var. 4-5 farklı teknikle yapı stokumuzun kalitesini test etmiş olacağız. Süratli tarama ile vatandaşımızın kendi yaşadığı binadaki tereddütlerle ilgili çalışma yapacağız. Bursa’daki yapı stokunun yüzde 30’u 2004 yılı öncesine ilişkin. Sarsıntı yönetmeliği 1998’de çıktı. 2001 yılında yapı kontrol zaruriliği getirildi. 2004’te ise hazır beton zorunluluğundan ötürü biz, 2004 sonrasını hedefliyoruz” açıklamasında bulundu.

Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Saim Kılavuz da mülk sahiplerinin kişisel olarak bir tercih ortaya koyması gerektiğini belirtirken, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Naci Çağlar da, sarsıntı bölgesinde yıkılan ve ağır hasar gören binaların benzerlerinin Türkiye’nin her bölgesinde bulunduğunu hatırlatarak, emsal yanlışların tespit edilerek kısa müddette giderilmesi gerektiğini kelamlarına ekledi.